17 Mart 2012 Cumartesi 09:00
Yavuz AKBULAK / SPK Başkanlık Danışmanı
Temel ilke: 6762 sayılı Meri Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) 329'uncu maddesi anonim şirketlerin (AŞ) kendi hisselerini (paylarını) temellük edemeyeceği gibi rehin olarak da kabul edemeyeceğini ana ilke olarak düzenlemiş ve bu kuralın istisnasını oluşturan durumları saymıştır. 6102 sayılı Yeni TTK ise sınırlı bir serbestlik tanıyarak, bir AŞ'nin kendi paylarını, esas veya çıkarılmış sermayesinin %10'unu aşan veya bir işlem sonunda aşacak olan miktarda, ivazlı olarak iktisap ve rehin olarak kabul edemeyeceğini hükme bağlamış olup, bu hüküm, bir üçüncü kişinin kendi adına, ancak AŞ hesabına iktisap ya da rehin olarak kabul ettiği paylar için de geçerlidir. Payların iktisap veya rehin olarak kabul edilebilmesi için, genel kurulun (GK) yönetim kurulunu (YK) yetkilendirmesi şarttır. En çok 5 yıl için geçerli olacak bu yetkide, iktisap veya rehin olarak kabul edilecek payların itibari değer sayıları belirtilerek toplam itibari değerleriyle söz konusu edilecek paylara ödenebilecek bedelin alt ve üst sınırı gösterilir. Bu koşullara ek olarak, iktisap edilecek payların bedelleri düşüldükten sonra, kalan şirket net aktifi, en az esas veya çıkarılmış sermaye ile kanun ve esas sözleşme uyarınca dağıtılmasına izin verilmeyen yedek akçelerin toplamı kadar olmalıdır. Ayrıca, sadece, bedellerinin tümü ödenmiş bulunan paylar iktisap edilebilir. Söz konusu hükümler, ana şirketin paylarının yavru şirket tarafından iktisabı halinde de uygulanır (yeni TTK madde 379). Sermaye Piyasası Kurulu'da (SPK) 08.08.2011-12.08.2011 tarihli ve 2011/32 sayılı haftalık bülteniyle kamuya duyurduğu 10.08.2011 tarihli ve 26/767 sayılı İlke Kararı ile "Payları İMKB'de İşlem Gören AŞ'lerin Kendi Paylarını Satın Almaları Sırasında Uyacakları İlke ve Esaslar"ı belirleyerek esasen yeni TTK ile getirilen ilkeleri benimsemiş, ancak YK'nın yetkilendirilme süresini 5 yıl yerine, yeni TTK gerekçesindeki gibi 18 ayla sınırlandırmıştır.
Kanuna karşı hile, yakın ve ciddi bir kaybın önlenmesi: Paylarının iktisap edilmesi amacıyla, AŞ'nin başka bir kişiyle yaptığı, konusu avans, ödünç veya teminat verilmesi olan hukuki işlemler batıldır. Bu butlan hükmü, kredi ve finans kurumlarının işletme konuları içine giren işlemlere ve şirketin veya onun bağlı şirketlerinin çalışanlarına, şirketin paylarını iktisap edebilmeleri için, avans, ödünç ve teminat verilmesine ilişkin hukuki işlemlere uygulanmaz. Ancak, bu istisnai işlemler, AŞ'nin, kanuna ve esas sözleşmesine göre ayırmak zorunda bulunduğu yedek akçeleri azaltması veya genel kanuni yedek akçelerin harcanmalarına ilişkin kuralları ihlal etmesi ve AŞ'nin, iktisap ettiği kendi pay senetleri için yedek akçe ayırmasına olanak bırakmaması durumlarında, geçersizdir. Ayrıca, AŞ ile üçüncü kişi arasında yapılmış bulunan ve bu kişiye, AŞ'nin kendi paylarını; şirketin, şirkete bağlı bir şirketin veya şirketin paylarının çoğunluğuna sahip olduğu şirketin hesabına alma hakkı tanıyan ya da böyle bir yükümlülük öngören bir düzenleme, eğer bu payları şirket alsaydı işlem m.379'a aykırı kabul edilecek idiyse batıldır (yeni TTK madde 380). Diğer taraftan, bir AŞ, yakın ve ciddi bir kayıptan kaçınmak için gerekli olduğunda, kendi paylarını, GK'nın yetkilendirmeye ilişkin kararı olmadan da iktisap edebilir. Payların bu yolla iktisabında YK ilk GK'ya iktisabın sebep ve amacı, iktisap edilen payların sayıları, itibari değerlerinin toplamı ve sermayenin ne kadarını temsil ettiği, bedeli ve ödeme şartları, hakkında yazılı bilgi verir (yeni TTK madde 381).
İstisnalar, ivazsız iktisap ve payların elden çıkarılması: Bir AŞ, yeni TTK madde 379 hükümleriyle bağlı olmaksızın; esas veya çıkarılmış sermayesinin azaltılmasına ilişkin hükümleri uyguluyorsa, külli halefiyet kuralının gereğiyse, bir kanuni satın alma yükümünden doğuyorsa, bedellerinin tümü ödenmiş olmak şartıyla ve cebri icradan, bir şirket alacağının tahsili amacına yönelikse, şirket, menkul kıymetler şirketiyse, kendi paylarını iktisap edebilir (yeni TTK madde 382). AŞ'ler bedellerinin tamamı ödenmiş olmak koşuluyla, kendi paylarını ivazsız iktisap edebilir. Bu hüküm, yavru şirket, ana şirketin paylarını ivazsız iktisap ettiği takdirde de kıyas yoluyla uygulanır (yeni TTK madde 383). Külli halefiyet sonucu edinilen paylar, kanuni bir satın alma yükümünden dolayı edinilen paylar, bedellerinin tümü ödenmiş olmak şartıyla ve cebri icradan, bir şirket alacağının tahsili amacına yönelik edinilen paylar ile ivazsız iktisap edilen paylar, şirket için herhangi bir kayba yol açmadan devirleri mümkün olur olmaz ve her halde iktisaplarından itibaren 3 yıl içinde elden çıkarılırlar (meğer ki, şirketin ve yavru şirketin sahip oldukları bu payların toplamı şirketin esas veya çıkarılmış sermayesinin %10'unu aşmasın; Yeni TTK madde 384). Yeni TTK madde 379-381 hükümlerine aykırı bir şekilde edinilen veya rehin olarak alınan paylar, edinme veya rehin olarak kabulleri tarihinden itibaren en geç 6 ay içinde elden çıkarılır ya da üzerlerindeki rehin kaldırılır. Ancak elden çıkarılamayan paylar, sermayenin azaltılması yoluyla hemen yok edilir (yeni TTK madde 385-386).
Kendi paylarını taahhüt yasağı ve hakların kullanılması: AŞ kendi paylarını taahhüt edemez. Üçüncü kişinin veya bir yavru şirketin kendi adına fakat şirket hesabına şirketin payını taahhüt etmesi, şirketin kendi payını taahhüt etmesi sayılır. Bu hükümlere aykırı hareket edilmesi durumunda, söz konusu payları, kuruluşta kurucular, sermaye artırımlarında YK üyeleri taahhüt etmiş sayılır ve bunlar pay bedellerinden sorumlu olurlar. TTK'ya aykırı taahhütte herhangi bir kusurları bulunmadığını ispat eden kurucular ve sermaye artırımlarında YK üyeleri sorumluluktan kurtulurlar. Anılan düzenlemeler ana şirketin paylarını taahhüt eden yavru şirketlere kıyas yoluyla uygulanır. Söz konusu paylar yavru şirketin YK üyelerince taahhüt edilmiş kabul olunur. Üyeler pay bedellerinden sorumludur (yeni TTK madde 388). Şirketin iktisap ettiği kendi payları ile yavru şirketçe iktisap edilen ana şirketin payları, ana şirketin GK'sının toplantı nisabının hesaplanmasında dikkate alınmaz. Bedelsiz payların iktisabı hariç, şirketin devraldığı kendi payları hiçbir pay sahipliği hakkı vermez. Yavru şirketin iktisap ettiği ana şirket paylarına ait oy hakları ile buna bağlı haklar donar (Yeni TTK madde 389).
Kanuna karşı hile, yakın ve ciddi bir kaybın önlenmesi: Paylarının iktisap edilmesi amacıyla, AŞ'nin başka bir kişiyle yaptığı, konusu avans, ödünç veya teminat verilmesi olan hukuki işlemler batıldır. Bu butlan hükmü, kredi ve finans kurumlarının işletme konuları içine giren işlemlere ve şirketin veya onun bağlı şirketlerinin çalışanlarına, şirketin paylarını iktisap edebilmeleri için, avans, ödünç ve teminat verilmesine ilişkin hukuki işlemlere uygulanmaz. Ancak, bu istisnai işlemler, AŞ'nin, kanuna ve esas sözleşmesine göre ayırmak zorunda bulunduğu yedek akçeleri azaltması veya genel kanuni yedek akçelerin harcanmalarına ilişkin kuralları ihlal etmesi ve AŞ'nin, iktisap ettiği kendi pay senetleri için yedek akçe ayırmasına olanak bırakmaması durumlarında, geçersizdir. Ayrıca, AŞ ile üçüncü kişi arasında yapılmış bulunan ve bu kişiye, AŞ'nin kendi paylarını; şirketin, şirkete bağlı bir şirketin veya şirketin paylarının çoğunluğuna sahip olduğu şirketin hesabına alma hakkı tanıyan ya da böyle bir yükümlülük öngören bir düzenleme, eğer bu payları şirket alsaydı işlem m.379'a aykırı kabul edilecek idiyse batıldır (yeni TTK madde 380). Diğer taraftan, bir AŞ, yakın ve ciddi bir kayıptan kaçınmak için gerekli olduğunda, kendi paylarını, GK'nın yetkilendirmeye ilişkin kararı olmadan da iktisap edebilir. Payların bu yolla iktisabında YK ilk GK'ya iktisabın sebep ve amacı, iktisap edilen payların sayıları, itibari değerlerinin toplamı ve sermayenin ne kadarını temsil ettiği, bedeli ve ödeme şartları, hakkında yazılı bilgi verir (yeni TTK madde 381).
İstisnalar, ivazsız iktisap ve payların elden çıkarılması: Bir AŞ, yeni TTK madde 379 hükümleriyle bağlı olmaksızın; esas veya çıkarılmış sermayesinin azaltılmasına ilişkin hükümleri uyguluyorsa, külli halefiyet kuralının gereğiyse, bir kanuni satın alma yükümünden doğuyorsa, bedellerinin tümü ödenmiş olmak şartıyla ve cebri icradan, bir şirket alacağının tahsili amacına yönelikse, şirket, menkul kıymetler şirketiyse, kendi paylarını iktisap edebilir (yeni TTK madde 382). AŞ'ler bedellerinin tamamı ödenmiş olmak koşuluyla, kendi paylarını ivazsız iktisap edebilir. Bu hüküm, yavru şirket, ana şirketin paylarını ivazsız iktisap ettiği takdirde de kıyas yoluyla uygulanır (yeni TTK madde 383). Külli halefiyet sonucu edinilen paylar, kanuni bir satın alma yükümünden dolayı edinilen paylar, bedellerinin tümü ödenmiş olmak şartıyla ve cebri icradan, bir şirket alacağının tahsili amacına yönelik edinilen paylar ile ivazsız iktisap edilen paylar, şirket için herhangi bir kayba yol açmadan devirleri mümkün olur olmaz ve her halde iktisaplarından itibaren 3 yıl içinde elden çıkarılırlar (meğer ki, şirketin ve yavru şirketin sahip oldukları bu payların toplamı şirketin esas veya çıkarılmış sermayesinin %10'unu aşmasın; Yeni TTK madde 384). Yeni TTK madde 379-381 hükümlerine aykırı bir şekilde edinilen veya rehin olarak alınan paylar, edinme veya rehin olarak kabulleri tarihinden itibaren en geç 6 ay içinde elden çıkarılır ya da üzerlerindeki rehin kaldırılır. Ancak elden çıkarılamayan paylar, sermayenin azaltılması yoluyla hemen yok edilir (yeni TTK madde 385-386).
Kendi paylarını taahhüt yasağı ve hakların kullanılması: AŞ kendi paylarını taahhüt edemez. Üçüncü kişinin veya bir yavru şirketin kendi adına fakat şirket hesabına şirketin payını taahhüt etmesi, şirketin kendi payını taahhüt etmesi sayılır. Bu hükümlere aykırı hareket edilmesi durumunda, söz konusu payları, kuruluşta kurucular, sermaye artırımlarında YK üyeleri taahhüt etmiş sayılır ve bunlar pay bedellerinden sorumlu olurlar. TTK'ya aykırı taahhütte herhangi bir kusurları bulunmadığını ispat eden kurucular ve sermaye artırımlarında YK üyeleri sorumluluktan kurtulurlar. Anılan düzenlemeler ana şirketin paylarını taahhüt eden yavru şirketlere kıyas yoluyla uygulanır. Söz konusu paylar yavru şirketin YK üyelerince taahhüt edilmiş kabul olunur. Üyeler pay bedellerinden sorumludur (yeni TTK madde 388). Şirketin iktisap ettiği kendi payları ile yavru şirketçe iktisap edilen ana şirketin payları, ana şirketin GK'sının toplantı nisabının hesaplanmasında dikkate alınmaz. Bedelsiz payların iktisabı hariç, şirketin devraldığı kendi payları hiçbir pay sahipliği hakkı vermez. Yavru şirketin iktisap ettiği ana şirket paylarına ait oy hakları ile buna bağlı haklar donar (Yeni TTK madde 389).
http://www.dunya.com/ sitesinden 10.05.2014 tarihinde yazdırılmıştır.